31 Ağustos 2009 Pazartesi

Sinek Sekiz Yayınevi'nden poşete alternatifler

Sinek Sekiz Yayınevi'nden çok güzel bir mektup aldım. Son paragrafı özellikle okuyun, okutun. Şöyle diyorlar:


"1 numaralı sepetimiz öyle büyük ki, içinde 5 yavru kedi bütün günü rahatça geçirebilir. Nijeryalı kadınların ördüğü bir sepet bu, Afrika’dan Amerika’ya oradan da Bodrum’a yolculuk edebilecek kadar da dayanıklı.

2 numara kalın keten kumaştan bir çanta. Aslında bir kitap fuarı anısı. Koyu rengi sayesinde kir göstermiyor, yıkanana kadar bizi ele güne rezil etmiyor. Alışverişlerimiz paketli, ambalajlı ürünler değil de agaçtan, bostandan, pazar tezgahından aldıklarımız olunca çantaların kirlenip çamurlanması çabuk oluyor. O yüzden sepetlerimiz çantalarımızdan daha çok.

3 Bu sepet anane yadigarı, Türkan Teyze hediyesi. İnce uzun olduğu için baharda çiçek toplarken özellikle çok işe yarıyor, çiçekleri, dalları, yaprakları kırıp bükmeden muhafaza edebiliyor.

4 İşte birim bez çanta! Düz keten, omza asılmalık, içinde az şey olunca elde sallaya sallaya gitmesi de zevkli olur.

5 ve 6 inciriyle meşhur Aydın’dan. Şehre yaklaştığınızı yol boyunca dizilen incir tezgahlarından anlarsınız. Bu tezgahlar aynı zamanda bu güzelim sepetleri de satarlar tanesi 1-2 liraya. İncircilere de çingeneler verir, asıl onların zanaatidir. Büyük olanı daha ağırca şeyleri taşımak için idealdir, soğandır patatestir bizde bu sepetle alınır.


Böylesine emeklerle oluşturulmuş nesnelerin, doğayla dost eşyaların yanında beyaz market poşeti gerçekten yüzüne bakılmayacak çirkinlikte gelmiyor mu size de? Şuursuzca alıp atılan o poşetler yaşadığınız şehirlerde etrafta gözükmüyor zira her akşam vakti sokağınızın başında durup çöpleri toplayanlar alıp daha büyük çöplüklere götürüyorlar onları. Ama şehrin dışına çıksanız ve mesela bir kış ertesi yağmurlarla taşan bir nehir olsa yakınınızda, çalılara, ağaçların alçak dallarına takılmış, etrafa saçılmış yüzlerce poşetle karşılaşabilirsiniz. Çöpe attığınız birçok şey, yemek artıkları, kağıtlar bir şekilde toprağa karışır ama poşetler zombi gibi aynen size geri döner, 400 yıl sürer yok olmaları. Almayıverin marketden çıkarken artık, yanızda devamlı kullanabileceğiniz şeyler taşıyın. Düşündüğünüzden de kolay aslında, bir deneyin."

Çok teşekkürler Sinek Sekiz Yayaınevi :) Her yayınevi sizin gibi olsun :)

30 Ağustos 2009 Pazar

Çilek Çanta

Ben bunlardan daha önce yurtdışından bulup almıştım. Geçenlerde Beşiktaş'ta gördüm Sinan Paşa pasajının karşısında bir dükkanda. Çantada taşımak için ideal. Hem ani alışverişlerde poşet almamak için birebir.

Posted by Picasa

25 Ağustos 2009 Salı

Tilbe'nin 20 yıllık çantası

Bu çantayı aslında hatırlarsınız. Annelerimizin, anneannelerimizin yanlarında taşıdığı bu cüzdan çantayı da Tilbe'den önce 20 sene annesi kullanmış.

Çok teşekkürler Tilbe, umarım bu çantalar eskisi gibi moda olur, herkesin yanından eksik olmaz ve nihayetinde de poşet pisliğinden kurtuluruz.

22 Ağustos 2009 Cumartesi

Annem'in Zembili

Ailem de naylon poşet konusunda çok hassas artık. Aslında benden korkuyorlar biraz :)
Poşet konusunda etrafımdaki insanları naylon poşeti kullanmamaları konusunda tam olarak ikna edememiş bile olsam her naylon torba aldıklarında en azından vicdanlarının sızlamalarını sağladım. Böylece vicdanlarının yardımıyla uzun vadede poşet kullanma alışkanlıklarını sonlandırabileceğimi düşünüyorum.


Geçen hafta annem hem bahçeden topladıklarını koymuş bu zembile, hem de Bursa'dan aldığı şeftalileri.

Süpersin annem :)

18 Ağustos 2009 Salı

Funda'nın Çantaları 2


Funda yine bez çantalarıyla pazara çıkmış. Poşet karşıtlığı konusunda son derece istikrarlı. Şöyle anlatıyor:
"pazardaki teyzeler eyi edion gızım,bizi zarara sokmuon diyorlar, poşet istemeyince,bense -başta çevreye zarar diyorum... bu arada reklamlarda bez torba kullanın diye bir fragman yayınlandı Orman ve Çevre Bakanlığı tarafından, çok mutlu oldum:)))inşallah duyarlı vatandaşlar,anneler,gençler ,herkes dikkate alır..."
Çok teşekküler Funda :)

17 Ağustos 2009 Pazartesi

İpek'in alışveriş çantası ve kutusu


İpek'ten çok güzel bir mail aldım. Keşke bizde de uygulanabilse dedim okurken. Şöyle güzel anlatmış:

"Biz eşimle bir süredir Brüksel'de yaşıyoruz. Buraya ilk geldiğimizde Carrefour gibi büyük marketlerde poşetin 50 cent'e satıldığını öğrenince "aa ne ayıp, nerde bizim Türk marketlerimiz" diye düşünüp kınamıştık. Sonra adamların çevre politikalarını öğrenmeye başlayınca anladık durumu.

Herşeyden önce 3 farklı renkte çöp poşeti var:
Beyaz: günlük sebze, yemek artığı gibi çöplerinizi atmanız gereken,
Sarı: kağıt, karton kutu gibi yemek artığı bulaşmamış çöpler
Mavi: süt kutusu, peynir kutusu gibi yemek ihtiva eden ama geri dönüşebilecek atıklar.



Ben de buradaki market alışverişimizi fotoğraflayıp göndermek istedim hemen. Çünkü bir alternatif daha var burada uygulanan. Bazı marketler (Türkiye'de Dia ya da Şok ayarı olanlar) gelen malların karton kutularını atmayıp girişte uygun bir yere istifliyorlar. Sen de marketten çıkarken alıp arabanın bagajına koyuyorsun kutuyu. evde unutsak bile yenisi markette var nasılsa. eskisini sarı kağıt çöpüne atıp yenisini kullanabiliyoruz. ama genelde kutular arabanın arkasında duruyor zaten. Tabi bu uygulama arabayla alışverişe gidenler için elverişli. Özellikle içecek gibi ağır parçaların taşımasını kolaylaştırıyor. Bir de Carrefour çantası gibi olan kırmızı çantam var alışveriş için, onu da burdaki Christmas marketlerden almıştım. Onu daha çok bisikletle kendim gidersem yanıma alıyorum. Her şekilde ikisi de çok kullanışlı ve çevreci...

Umarım çok kısa zamanda çok daha fazla kişiye ulaşırsınız. Ben de Türkiye'ye döner dönmez çevreme konuyla ilgili baskı yapmaya hatta yanımda götüreceğim çantalardan dağıtmaya başlarım, söz :))"

Çok teşekkürler İpek :)

15 Ağustos 2009 Cumartesi

Sanem'in Çantası


Bugün bize bir arkadaşım geldi. Sanem. Öncesinde pazar'a uğramış. Kendi alışveriş çantaları dolunca poşet almamak adına diğer aldıklarını çantasına atmış. Bildiğiniz normal çanta. Hemen fotoğrafladım :) Çok hoşuma gitti.
Posted by Picasa

12 Ağustos 2009 Çarşamba

Füsun'un alışveriş çantaları


Füsun yollamış bu çantaların resmini. Bu tip çantaları etrafı için de alacağını belirten Füsun şöyle demiş : "kendimiz için değilse bile çocuklarımız için biraz daha özenli olmalı herkes. Bu hassasiyeti gösteren herkese teşekkür ediyor umursamayanlara ise allah akıl fikir versin diyorum"

Çok teşekkürler Füsun :)
Posted by Picasa

3 Ağustos 2009 Pazartesi

Sonumuz böyle olmasın...


Bay vs. Bag
Yükleyen Yurlungur. - Dünyadan haber videoları

http://www.savesfbay.org